Başlığı akademik durdu. Daha basit halde yazalım, Bir firmanın Türkiye ile Finlandiya’daki Web sitesi aynı mıdır, farklı ise neye göre farklılaştırılmalıdır bunun üzerine bir blog yazısı olacak.

Kullanıcı arayüzü tasarım süreci tamamen kullanıcıya ve içeriğine odaklanır – ihtiyaçları, istekleri, beklentileri ve tercihleri ​​- ve diğer yandan, küresel işletmeler dünyadaki tüketicileri karşılamak ve tüketicilere hitap etmek ve demografik olarak düşünmek ister. Dolayısıyla 100 den fazla ülke kültür dil olduğunu düşünürseniz küreselliğin KA tasarım anlamında kompleksliğini varın anlayın.

Olay sadece çeviri değildir, dil yapısı, kültür, iş yapma şeklimize yansır, sitede gezinme şeklimize bile yansır. Yani özetle aynı web sitesini İngilizce’ye çevirdim demekle küresel olunacağını zannetmemek gerekir.

Kültürel farklılıklarla ilgili birçok araştırma yayınlanmıştır. Bu çalışmaların bazıları, özellikle Fons Trompenaars ve Geert Hofstede’nin çalışmalarına odaklanır. Hofstede ile alakalı bir blog yazısı yazmıştım. (Link)

Hem Trompenaars hem de Hofstede, farklı ülkelerdeki kültürler arasında önemli farklılıklar olduğunu keşfetti. Her ikisi de kültürü düşünceler, değerler ve davranışlar gibi paylaşılan özellikler kümesi olarak tanımlamdı. Araştırmalarına dayanarak, Trompenaars ve Hofstede, kültürlerin farklı olduğu keskin ayrım çizgileri tanımlayan kültürel boyutlar üzerine farklı teoriler geliştirdi.

Sosyal deneyimlerin paylaşıldığı ve ortak etkileşimin gerçekleştiği İnternet küresel platformu göz önüne alındığında, web ve web tabanlı uygulama tasarımının kültürel açıdan farklı kullanıcı gruplarını göz önünde bulundurması kritik önem taşıdığını düşünmek yanlış olmaz. Sadelik ve tutarlılık gibi bazı temel kullanım ilkeleri temel olmakla birlikte, bu gibi durumlarda yansıtılması gereken bazı tasarım özellikleri vardır.

Cyr’e (2004) göre tasarım konusunda kültürel bağlamda dikkat edilmesi gereken kritik özellikler vardır:

Dil: Farklı kültürlerin ayırt edici bir özelliği olan dil, çevrimiçi alana taşındığında çeviri, temsil ve üslup unsurlarının kalite anlamında zorluklarını ortaya koyar.
Yerleşim: Kullanıcı ile sistem arasında bir iletişim köprüsü görevi gören düzen, afişlerin, menü öğelerinin, oryantasyonun, diğerlerinin yanına yerleştirilmesini içerir.
Semboller: kullanıcı için eylemleri belirten ve kültürden kültüre farklılık gösteren “metaforlara” atıfta bulunur. Para birimleri, konumlar ve diğer gezinme öğeleri için kullanılan simgeler olabilirler.
İçerik veya yapı: sitenin sunduğu bilgi veya özellikleri ve kuruluşunu gösterir. Kullanımı kolay ve bilgiye erişimi kolaylaştıran gezinme.
Video: animasyon, görüntü ve ses dahil çoklu ortam.
Renk: renk göstergebiliminin kültürler arasında değiştiği ve kullanıcı beklentilerini etkileyebildiği yerlerde.

Hofstede’nin Beş Boyutu

Hofstede’ye (1980) göre, dünya kültürleri belirli tutarlı ve temel değerler arasında değişmektedir. Bu 5 boyut:

Güç mesafesi
Kollektivizm – bireysellik
Maskulen ve feminen
Belirsizlikten kaçınma
Uzun ve kısa vadeli yönelim

Tasarım özelliklerini kültürel açıdan değerlendirmek için Hofstede’nin boyutlarına ve kullanıcı arayüzü ve web tasarımına yönelik ön sonuçlarına kısa bir göz atalım:

Güç Mesafesi (PD)
Bu, daha az güçlü topluluk üyelerinin, gücün eşit olmayan bir şekilde dağıtıldığını kabul etme derecesidir. Yüksek güç mesafeli ülkeler daha otokratiktir; Düşük güç mesafeli ülkeler daha demokratiktir.

Tasarıma etkileri:
Marcus ve Gould yüksek güç mesafeli ülkelerin diğerlerinin yanı sıra uzmanlık, otorite, uzmanlar, sertifikalar, resmi damgalar ve logolar üzerinde daha güçlü bir odaklanmaya sahip olduklarından bahsetmektedir. Bilgiye erişim sınırlıdır ve bilgileri düzenlemek için sosyal roller kullanılır (yönetici bölümü vs. yönetici olmayanların bölümü)

Bilgilendirici ve yönlendirici olan görsel bedenleri, ifadeleri ve yetkili vücut dilini içeren görüntüleri tanıtmak yüksek güç mesafeli ülkelerde iyi çalışacaktır. Düşük güç mesafeli kültürler günlük yaşam aktivitelerini, popüler görüntüleri, sembolleri ve renkleri tercih edebilir.

Tüm bilgileri bir kerede sunan açık navigasyon göstergeleri, yüksek güç mesafeli ülkelerde takdir edilmektedir; düşük güç mesafeli ülkelerde ise daha az yoğun ve gayri resmi örgütlü yapı tercih edilmektedir.

Yüksek güç mesafeli kültürler, resmi yerleşim düzenine sahip ancak daha canlı görsellere sahip siteleri tercih etme eğilimindedir. Sınırlı seçimler ve bilgiye sınırlı erişim tercih edilmektedir. Ulusun nabzı ile uyuşan görsel unsurlara değer verilir.

Düşük güç mesafeli ülkeler açık erişim ve resmi kullanımda olan gayri resmi yerleşimleri tercih etmektedir. Hata durumunda rehberlik eden esnek etkileşimler değerlendirilecektir. Daha evrensel olan görsel öğeler tercih edilir.

Bu başlıklara örnek olarak Coca Cola ve McDonalds sitelerine bakılabilir. Ülke bazında gösterdiği değişiklikler incelenebilir.

Ör: Kuveyt, güç mesafesi boyutunda 90’lık bir endekse sahip. Yani hiyerarşi, yukarıdan aşağı yön ve merkezi güce değer veriyor. Bilgi mimarisi, basın için çok az bilgi sunar veya medya merkezi bölümünün çok az varlığı vardır. ile çok organize. İnsanların yapabileceği çok az seçenek var. Resmi bir yerleşime sahip ancak zorba kırmızı varlığıyla “gösterişli” görünebilir. Kullanılan görüntüler güçlüdür ve kullanıcıyı siteye yönlendirmek için kullanılır.

İrlanda’da düşük bir güç mesafesi endeksi var: 28. Hiyerarşilerin çok katı bir şekilde korunmadığı gayrıresmi yapılara önem verirler. Coca-Cola İrlanda sitesi bilgi paylaşımı konusunda şeffaf. Bilgi mimarisi sığ ve net bir şekilde ortaya çıkıyor. Arama işlevselliği, kullanımda birden fazla seçenek için sağlanmıştır ve site araştırmayı teşvik eder.

https://www.coca-cola.ie

Bireyciliğe Karşı Kolektivizm (IDV)

Bu, bireylerin gruplara ne derece entegre olduklarını ifade eder. Bireyci toplumlar kişisel başarıları ve bireysel hakları vurgular. Kolektivist toplumlar grup ilişkilerini ve bağlılığı vurgular.

Çıkarımlar:

Aynı makalede, Marcus ve Gould (2000), motivasyonun bireyselci kültürlerde kişisel başarıya dayandığına, kolektivist toplumların ilerleme için fikir birliğine ve harmoniye değer verdiğine  inanıyor.

Content based on materialism and consumerism will work well in individualistic cultures, and those that represent community and harmony will work better in collectivist societies.
Language, sound, videos and metaphors that emphasize individual successes will be preferred in high IDV countries; with larger successes and goals will matter more in low in IDV cultures.
Individualistic countries will value importance given to the youth, whereas social actors of experience and wise leaders will be preferred in collectivist cultures.
Sites that offer extrinsic rewards tend to be valued by cultures that are highly individualistic.
With a score of 76 on the IDV index, Italy is a very individualistic culture. Personal achievement and a sense of self are important and this is highlighted in the Italian version of Match.com. Only one image is used and portrays a young couple emphasizing the importance of youth.

Materyalizme ve tüketiciliğe dayalı içerik bireyci kültürlerde iyi çalışacak, topluluk ve uyumu temsil eden içerikler toplulukçu toplumlarda daha iyi çalışacaktır.

Bireysel başarıları vurgulayan dil, ses, videolar ve metaforlar, yüksek IDV puanlı ülkelerde tercih edilecektir; IDV düşük kültürlerinde daha büyük başarılar ve hedefler önemli olacaktır.

Bireyci ülkeler gençlere verilen önemi önemseyecek, oysaki bilge liderlerin sosyal aktörleri kolektivist kültürlerde tercih edilecektir. Dışsal ödüller sunan sitelerin aşırı bireyci kültürler tarafından değerlenme eğilimi vardır.

IDV endeksinde 76 puan alan İtalya çok bireysel bir kültürdür. Kişisel başarı ve benlik duygusu önemlidir ve bu yüzden, Italya da bir görüntü kullanan ve gençliğin önemini vurgulayan genç bir çift  görseli ile açılan site daha dönüşüm açısından daha başarılı olabilir.

Venezuela’nın skoru 12’dir ve dünyanın en kolektivist toplumları arasındadır. Daha büyük bir gruba ait olma konusunda yüksek bir eğilim var. İnsanların erdemli olmaları ve daha büyük iyilik için hareket etmeleri bekleniyor.  Burada yapılacak bir sitede  arka planda gösterilen hem genç hem de orta yaşlı insanların sayısı ile Kolektivist toplumlar için önemli olan toplumu ve uyumu temsil eder

 

Venezuela has a score of 12, and is among the most collectivist societies in the world. There is a high preference for belonging to a larger group and people are expected to be virtuous and act for the greater good. In the Venezuelan site for Match.com, this is reflected clearly with the number of people both young and middle-aged shown in the background. They represent community and harmony which is important to collectivist societies.

 

Kaynaklar:

www.hofstede-insights.com

www.humanfactors.com/newsletters/cross-cultural-considerations-for-user-interface-design.asp